Yaban Arısı

Yaban Arısı (Vespidae) Nedir?

Yaban arısı (Sarı Ceket) nedir nerede nasıl yaşar, tehlikeli türleri, sokması ve ısırmasının insana zararları nelerdir, ilaçlaması ve mücadelesi nasıl yapılır?

Yaban Arısı

Yaban arısı (Vespidae), arıları ve karıncaları kapsayan Hymenoptera sınıfından, Apocrita alttakımından, Vespidae familyasına dahil kanatlı böcek türüdür. Halk arasında Sarı Ceket veya Hornet olarak da bilinen ve bal arıları gibi sosyal yaşayan bu canlılar, yuvalarını ağaç dallarına ve yarıklarına, taş oyuklarına, toprak içine, garaj, çatı, duvar çatlaklarına ve başka böcek yuvalarından boşalan bitki sapları arasına kurarlar. Çok nadiren; evlerin kullanılmayan terkedilmiş bakımsız alanlarına ya da tavan boyuna yakın eşyaların üstlerine yuvalandıkları görülmüştür. Üst familyasındaki Vespoidea türü yaban arıları en iri türleridir ve bazı türleri tek başlarına yaşarlar. Boyları 4 cm'ye kadar çıkan bu büyük arıların renkleri ağırlıklı olarak sarı ve siyah karışımından oluşur. Fakat portakal, siyah, beyaz ve farklı renklerde birçok türü de bulunur. İnce ve uzun gövdeye sahiptir ve kanatları da gövdesinin uzunluğundadır.

Yaban arılarının bazı türleri, bal arıları gibi bal yapmasalar da, ısırması ve sokmasıyla zararlı olarak bilinseler de, ekosistem açısından faydalı böceklerdir. Tarımda ekinlere ve meyve ağaçlarına zarar veren diğer böceklerle biyolojik mücadelede ve bitkilerin tozlaşmasında yaban arısının da katkısı olduğu bilinmektedir. Yuvalarına saldırı yapılmadıkça ya da kişiyi tehdit olarak algılamadıkları sürece; sokmazlar, ısırmazlar ve saldırmazlar. Eğer üstüne gidilirse ve aşırı rahatsız edilirse; bilinçsizce yapılacak her hamleye karşı kazanan taraf yaban arısı olur. Yaban arılarının bazı türleri; bal arıları kadar hünerli olmasalar da, onlar kadar zeki canlılardır. Büyük koloniler halinde yaşayan yaban arılarının vücutları tamamen tüysüz ve parlak olur. Bu özellikleri sayesinde uzaktan bakıldığında kolayca ayırt edilebilirler. Arılar hakkında detaylı bilgiye buradan, arı türleri ile ilgili detaylı bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.

Yaban Arısı'nın Yaşamı Ve Beslenmesi

Her yıl hayatta kalan fertilize kraliçe yaban arısı, ağaç dallarından kemirilmiş selülozlu maddeleri ve ağaç kurdu yeniği olan talaşı çiğnemek suretiyle kağıt gibi ince tabakalar oluşturur ve bunları yuva malzemesi olarak kullanır. İlkbaharla birlikte ilk grup yumurtalarını bu kağıt yuvaya bırakarak yuvasını tekrar inşa eder. Ergin hale gelene kadar beslediği larvalar, kısır dişilerden oluşan işçi arılara dönüşür. Yaban arılarının sadece dişilerinde iğne bulunur ve bu silahlarını yuvalarını korumak için kullanırlar. İşçi arılar ise; yeni larvaları beslemek için tırtıl ve diğer böcek larvalarını, et parçalarını ve hatta balıkları toplayarak böcek kontrolüne yardımcı olurlar. Meyve ve çiçek nektarlarından elde ettikleri besinleri çiğnenerek yuvadaki larvalara verirler. Sonbahar başlangıcına yakın zamanlarda erkek arılar ortaya çıkar ve yetişkin duruma geldiklerinde, kraliçe (ana arı) bu erkeklerle çiftleşir. Koloni topluluğun yaşam süresi mevsimlik olduğu için sonbaharda işçi ve erkek arıların ömürleri tamam olur ve ölürler. Bir tek ana arı hayatta kalır ve kışı ergin olarak taş ve yosunların altında geçirir. Her ilkbahar ve sonbahar bu döngü yaşanır ve nesilleri böylece devam eder.

Yaban Arısı'nın Yaşamı Ve Beslenmesi
Yaban Arısı'nın Faydaları Ve Zararları

Yaban Arısı'nın Faydaları Ve Zararları

Yaban arısı, genellikle korkulan, rahatsızlık veren ve sadece zararlı olarak bilinir. Ancak; bu canlı zararlı olabildiği gibi insana ve doğaya yararları da vardır. Yaban arısının türlerinin büyük çoğunluğu bal yapmaz. Fakat istisnai olarak bazı türleri, ağaçların içini oyarak, oluşturdukları kovanlara bal yaparlar ve çok da lezzetli olur. Dolaylı yararları arasında; incir başta olmak üzere; kiraz, elma, armut ve erik gibi meyve ağaçlarının meyveleri ve yapraklarıyla beslenen tırtıl ve diğer zararlı böcek türlerini avlayarak beslenirler ve larvalarını da bunlarla beslerler. Neredeyse tüm kımıl zararları, bazı yaban arısı türleri sayesinde kontrol altında tutulmaktadır. Tarım alanlarında ise; ekinlere zarar verme potansiyeli olan her türlü küçük hareşeleri de avlarlar ve tarım işiyle uğraşanların ekin üretimlerine katkıda bulunurlar. Bu açıdan bakıldığında; yaban arıları, doğada bulunan kimi zararlı böceklerle mücadelede biyolojik savaş unsuru olarak düşünülebilir. Ayrıca, yaban arılarının bu katkıları sayesinde daha az tarımsal ilaç kullanımı ile hem ürünün besin değeri ve kalitesi artar, hem de insektisidlerin kullanım oranları büyük ölçüde düşer. Bunların dışında; tarımsal üretimde büyük önem taşıyan tozlaşmadaki katkıları sayesinde bitkilerin verimliliğinin arttığı bir gerçektir.

Yaban arısının zararları arasında en yaygın bilinenleri ısırması ve sokmasıdır. Eğer bir kişi yaban arısı tarafından sokulduysa, mutlaka yakınlarda bir yerde bir yuvası bulunur. Çünkü; yaban arılarının sadece dişilerinde iğne bulunur ve bu silahlarını sadece yuvalarını korumak için kullanırlar. Sokulan kişi farkında olmadan yuva için tehdit oluşturmuş olabilir. Eğer arının üstüne gidilir ya da intikam için karşı atağa geçerse kişi; bu durumda yaban arısı salgıladığı feromon ile diğer yuvaların üyelerini de saldırıya çağırırabilir. Çok kısa sürede birden fazla arı sokması ile karşı karşıya kalan kişi içinse; hastane yolu görülebilir.

Yaban arısı güçlü iğnesi ile insanı soktuğunda, şiddetli acı verir. Bununla beraber; solunum zorluğu, yutma zorluğu, baş dönmesi ve baygınlık, bulantı, ishal, kusma, boğazda hırıltı sesi, yüzde ve ağızda şişlik gibi durumlar görünebilir. Bu belirtilerden biri ya da birden fazlası görüldüğünde hemen en yakındaki bir sağlık kuruluşuna başvurmak gerekir. Sokması ve ısırması dışında yaşamlarını korumak adına ağaçların kabuklarını kemirebilirler, ahşaplara ve mobilyalara zarar verebilirler. Bazı türleri ise; bal arılarına, meyvelere ve sebzelere zarar verebilirler.

Yaban Arısı İle Mücadele

Yaban arısı türlerine bakıldığında; hepsi saldırgan ve hırçın değillerdir. Bu nedenle zararları kapsamında, sanıldığı kadar korku ve endişeye neden olabilecek bir durum yoktur. Dişilerinde sadece iğne bulunur ve ergin olanları insanlardan korkarlar ve ürkektirler. Kendilerine müdahale edilmeği sürece de saldırmaz ve sokmazlar. Özellikle ilkbahar başlangıcı ve yaz ortasında yuvaları konusunda oldukça hassas dönemdedirler. Bu içgüdü birçok canlı için söz konusu olduğundan dolayı, yaban arısı için de gayet doğal davranış biçimidir. Bazı türlerinin yaşamlarını sürdürmek adına bal arılarına, meyve ağaçlarında da zaman zaman zarar verdikleri görülür.Ancak; onları tamamiyle yok etmek çözüm yolu değildir. Zira; bir sonraki sene yine aynı durum söz konusu olacaktır. Onlarla en doğru biçimde mücadele etmek için, yaşamlarını incelemek ve gerekli detaylara uygulayarak, onların yaşamına müdahale etmeden de zararlarından korunmak mümkündür. Yaban arılarının yoğun olarak yaşadığı alanların uzağında, arılıkların tesis edilmesi ve kovan giriş deliklerinin küçültülmesi bir önlem olarak düşünülebilir. Uygulanabilecek kimi feromonlar aracılığıyla, yaban arılarını belirli bazı bölgelere çekmek mümkün olabilir. Arıların özellikle sese duyarlılığından yararlanılarak yine belirli bölgelere lokalize etmek üzerinde yöntemler geliştirilebilir.

Yaban Arısı İle Mücadele

Yaban Arısı İle Mücadelede Akdeniz Hijyen!

Ancak; zarar boyutları tahammül sınırını aştığı durumlarda ve hiçbir çözüm bulunamadığında, o taktirde yuva ilaçlaması ve tuzak sistemleri aracılığıyla mücadele düşünülmelidir. Tuzak sistemleri için öncelik yine çeşitli haşere ve böcek türlerinin doğal düşmanı olan, Sinekkapan (Venus Fly Trap) bitkisi en etkili çözümlerdendir. Et yiyen (etcil) bu bitkiye Venüs sinek kapanı ve böcekkapan bitkisi de denilmektedir. İlaçlama ile de hem ergin arılarla hem de gelecek generasyonda oluşacak yavrularla mücadele edilebilir. Fakat zararlarından kurtulmak için faydalarını gözardı ederek, imha yolları ve yöntemleri; Akdeniz Hijyen olarak bizim yaban arısı ile mücadele de en son çare olarak düşündüğümüz çözüm yoludur.

Antalya'da ve Alanya başta olmak üzere tüm ilçelerinde işletmelere ve yaşam alanlarına profesyonel yaban arısı ilaçlama hizmeti veren şirketimiz; uluslararası yasa ve normlara uygun olarak işletilmekte, gerekli izinlere ve sertifikalara (Biyosidal Ürün Uygulama İzin Belgesi) sahip olmakla birlikte, ulusal kriterlere uygun ve uluslararası standartlarda, Antalya bölgesinin genelinde ilaçlama hizmeti vermeye devam etmektedir. Ayrıca işletmemizde kullanılan ilaçlama ekipmanları ve malzemeleri; Sağlık Bakanlığı ve tüm ilgili kurumlarca onay almış olup, insan sağlığını tehlikeye atacak her türlü etkenden arındırılmış biosidal ürünlerden oluşmaktadır.

Halk Sağlığı Müdürlüğü tarafından yapılan denetimlerde her zaman başarılı grafik çizen firmamız Akdeniz Hijyen; Sağlık Bakanlığı'na bağlı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu tarafından hazırlanmış olan Biyosidal Ürünlerin Kullanım Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik şartlarını gözeterek yaban arısı ilaçlama hizmetini vermektedir. Ayrıca uzman personelimiz ve çalışanlarımızın hepsi Türkiye Halk Sağlığı Kurumu tarafından verilen Biyosidal Ürün Uygulayıcı belgesine sahiptir.

  • Farklı haşerelerle ilgili mücadele yöntemlerine buradan ulaşabilirsiniz.
  • Günün her saati (7/24) iletişim araçlarımızdan bize ulaşabilir, acil yardım talebinde bulunabilirsiniz.
  • Ücretsiz keşif sistemimiz sayesinde yaşam alanlarınızda olası tehdit unsurları ve yaban arısı hakkında uzman ekibimiz tarafından bilgi ve destek verilmektedir.
  • Canlı destek operatörlerimiz aracılığıyla yaban arılarıyla ilgili yaşadığınız sorun ya da problemler hakkında yardım ve destek verilmektedir.
  • Sosyal medya hesaplarımız üzerinden bize ulaşarak her türlü yaban arısı ilaçlama sorunlarınız için yardım ve destek alabilirsiniz.
  • Çağrı merkezimizdeki operatörlerimiz her türlü yaban arısı sorununuz, şikayet ve önerileriniz için sizin görüşlerinizi değerlendirmektedir.